Translate

16 Ağustos 2016 Salı

Araçla Ege Turu -3 / Yeni Foça, Eski Foça ve Sazlıca

Ege Turu'nun 4. gününde (15 Temmuz 2016)  Dikili'yi terkedecektim. Amma velakin Dikili'yi terketmekten daha zor bir şey varsa o da Dikili-Foça yollarının eşsiz güzel manzarasında yola bakabilmek...

Dikili - Foça arası 1,5 saat ancak ben öyle yollardan gittim ki daha uzun sürdü. Bazen yol sadece patpat denilen tarla arabalarına ve traktörlere uygundu. Sanırım rotadan çıktım. Ancak o güzelim zeytin ağaçlarının köylerin arasından geçiyor olmak nasıl bir his. Anlatılmaz. 

Otobana ilk bağlandığımdaki kalbimin atışını bir duysanız :D Acırdınız halime :) 

Yol boyunca ilk olarak Yeni Foça selamlıyor sizi. Burda otoparklar ücretsiz, öncelikle bunu belirteyim. İstediğiniz yere park edin. Ben pazar yeri gölgelik diye oraya aracımı bıraktım. 


Yeni Foça kıyı boyunca ücretli ücretsiz denize sıfır plajların olduğu, plajların arkasından hemen yürüyüş yolu geçen, yürüyüş yolu üzerinde de çeşit çeşit cafe ve mekanların bulunduğu, denizinde aynı anda yüzülen, balık tutulan ve rüzgar surf'ü yapılan muhteşem cici bir yer. 


Sahil üzerinde bir Narlıbahçe Cafe var. Burası Yeni Foça'daki evim oldu diyebilirim. Gözleme yemediğime pişman olsam da güzel bir kahvaltı yapıp tüm gün serin serin oturma imkanı buldum. İşletmecileri gerçekten aşırı güzel insanlar. Burda eşyalarınızı bırakıphemen karşıda gördüğünüz denize girmek mümkün. Ayağınıza kadar yemek içmek hizmeti de Narlıbahçe'den ;) Üst katında bir duşu bile bulunuyor mekanın. Kendi yazlığınızın verandasında gibi vakit geçirebileceğiniz bir cafe. 

Burda iyice dinlendikten sonra bir de Eski Foça'yı görmek istiyorum ve yola devam ;) 


Eski Foça adeta iki farklı kısımdan oluşuyor. Küçük liman ve büyük liman. Bir güzel kaybola kaybola dolanmanızı öneririm. Bir tarafında kalenin duvarları ötesinden gün batımını kaydedebilir, diğer tarafında birbirinden güzel lokanta ve dondurmacıların bulunduğu ışıklı sokaklarında keyifli bir akşam geçirebilirsiniz. 


Eski Foça'da da ciddi bir otopark sıkıntısı yaşanacağını zannetmiyorum. Ancak alkol alacaksanız -ki almak isteyebilirsiniz- başka, o durumda da taksiler her daim mevcut. 


Merkezde Migros'tan Şok'a ve Gratis'e kadar bir çok tanıdık mağaza da çok pratik yerlerde bulunuyor. 
Ben Migros'tan son eksiklerimi alıp ömrümde ilk kez camping yapmanın heyecanıyla Sazlıca Camping alanına telefon ediyorum. 

Bir "Alo, Engin abi" durumu :) 



Çadırım matım, hayatında hiç kamp yapmamış birisi olarak hiç bir edavatım yok, aradım Engin Abi'yi dedim geliyorum. Çadır var mı -var. Yatak var mı -ayarlarız. 
Nasılsa gidicem çadırda yatıcam diye Eski Foça'da acelesizce dolaşmaya devam ediyorum. Girip bir lokantaya balık meze keyfi filan. 
Sazlıca'da gün batımı
Gece yarısı olunca haydi dedim Ekim yola. Meğer Sazlıca Camping akşam belli bir saat sonrası içeri alım yapmıyormuş. Ben girdim. Şansıma darbe olmuş herkes ayakta gündemi takip ediyor çünkü :) Ne diyim.. Kapıdan girmemle birlikte şok oldum, kabus gibi bir geceye hepiniz gibi tanık oldum. O geceden sonra benim içimde kırılan bir şeyler oldu, hayatımı etkileyen bazı durumlar gelişti, ve gülüşüm bir yönüyle hala eksik. Uzun bir süre de eksik kalacak ne yazık ki, neyse. 

Sazlıca, taş iskele
Sazlıca Camping alanı temiz duş ve tuvaletleriyle, çadırdaki otel yatağından rahat matıyla, plajıyla, sahilde konuçlanmış dalıcılık kursları ile herşeyden ötesi kapıdan adımınızı atmanızla birlikte sizi aileden biri gibi hissettirmesi ile kamp hayatına dair kafamdaki tüm önyargıları kırmış oldu.
Camping alanı
Otel, en kötü ihtimalle pansiyon konforuna alışmış olan ben burada hiç bir rahatsızlık, eksiklik hissetmedim. Aksine kendimi, hem de öyle kötü bir günde, hiç bu kadar güvende, doğa ile içiçe hissetmemiştim.


Korkunç gece geçtiğinde ben böyle bir sabaha çok büyük bir huzurla uyanmıştım. 

Sazlıca camping restaurant.
Foça'ya 1000 kere gelsem herhalde otel yerine Sazlıca Camping'de kalmaya gelirim yine :) O kadar çok sevdim ki burayı. Normalde 1 gece kalacakken 2 geceye uzattım fakat 3 sabahımda aynaya ilk kez baktığımda artık bir şehir yüzü görmem gerektiğini anladım. 

Camping alanından istikamet İzmir, Çeşme, Alaçatı :D Çok dalgalı, değil mi :) 

Oralarda görüşcez, öpüldünüz :*





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Çok Okunanlar