İstanbul'da genellikle bir koşturmaca, bir telaş içerisinde hareket ediyoruz. Ben de bunlardan biriyim. Fakat bugünü kendime ayırdım ve ara sokakların bir gün boyu doya doya keyfini sürmeye çalıştım. Ağır ağır gezdim, baktığımda güzel şeyler gördüğüm yerlerin fotoğraflrını çektim ki belki aynı güzellikte buluşuruz böylece.
Güne çok planlayarak başlamadım. Zaten ben biraz doğaçlamanın keşiflere ve süprizlere kapı aralayacağına inananlardanım. Böyle karışık sokaklarda bir Saffet Emre Tonguç değilsen hafiften planlamak lazımmış tabii ki. Çünkü aslında çok görmek istediğim Kadiriler Tekkesini mesela göremedim. Ama aman canım, şehir bizim sokak bizim. Tekke başka bir ülkede değil ya sonuçta.
Plansız gezime sabah erken uyanıp zorla zorla kendimi evden dışarı atarak başladım. Bakırköy'den otobüsüme binerek kitap okuyarak geçen bir 40 dk sonunda Taksim Meydanında otobüsten indim. Kızılkayaların hemen bitişiği caddeden yoluma başladım. Sıraselviler Caddesi sonunda sizi tanıdık bir yer karşılayacak : Firuzağa Camii ve hemen altında yer alan, bir çok ünlünün de uğrak yeri olan, Kardeşler Kahvesi.
Camii'nin bulunduğu sokak :
Sabah erkenden uyandığım için biraz acıktım. Sokakta güzel kahvaltı mekanları keşfetmeye başladım sonra. Kahve 6 bunlardan biriydi. Gayet sempatik bir havası olan bu mekanı daha sonra denemek üzere keşfime devam ediyorum :
Kahve 6'nın hemen yanında yer alan ay şarküteri tabelası ile hemen ilgimi çekti. Bu sene İzmir'de ilk kez yediğim ve bayıldığım Boyoz, anlaşılan o ki burada da var. Ege mutfağından esintiler taşıdığını düşündüğüm Ay Şarküteri mutlaka uğrayacağım yerler arasında :
W minibüsleri oldum olası severim. Burası da hakkında biraz bilgim olan bir coffee spot, ancak henüz denemedim, ismi yanlış hatırlamıyorsam cafe post office filandı :
Bense kahvaltı için metini çok duyduğum bir adrese yöneldim. Ayrıntılı bilgi için tıklayın.
Doğacıyız Gourmet'nin hemen alt sokağından işte bu manzaraya yani tüm merdiven biracılarının da aşinası olduğu Cihangir Merdivenlerine açılıyor :
Bu evin altı Sanatçılar Parkı, ancak geç vakitlerde ya da tenha olduğunu düşündüğünüz zamanlarda buraya uğramamak daha güvenli bana sorarsanız. Ne var ki harika bir manzaraya sahip ve aşağı inmek isterseniz de Santral İstanbul'da bulacaksınız kendinizi :
Cihangir'deki duvar yazıları da gözümden kaçmadı. Şiir gerçekten sokakta :
Rotamı çevirip kendimi yeniden Firüzağa'da buluyorum :
Caddenin Çukurcuma'ya dönen sonunda bir turşucu yer alıyor. Buradan harika turşular alabilirsiniz doğru. Peki turşunun iyisi sirkeyle mi limon suyu ile mi olur ? İşte bu sorunun sonucunda ortaya çıkan ilk büyük kavga tam olarak bu kapının ardında çıktı :) Asri Turşucusu Adile Naşit ve Münir Özkul'un o unutulmaz sahnesinin çekildiği yer aynı zamanda :
Asri Turşucusunu solunuza alıp döndüğünüzde Balat'tan tanıdık bir tabela çıkıyor karşınıza, bir deli sever filozofun öyküsünü dinlemek isterseniz Derviş Baba'nın kurucusu Ali Denizcinin bu konuşmasını mutlaka izleyin.
İşte , alın size zamanda yolculuk :
Artık Çukurcuma'dasınız :
Çukurcuma hepimizin bildiği üzere eskicileri ile meşhur. Burada eskicileri gezerken sizi bir şey alıp almayacağınızı da hesaplamayarak güler yüzleri ile içeri davet eden dükkan sahipleri ile karşılaşacaksınız :
Ben bu aracı çok sevdim mesela, satılık değilmiş, 80 yıllık bir araçmış :
Bir de içerden görün istedim :
Bir film seti gibi değil mi :
derken yine duvarlar aldı beni benden Tomtom Sokakta :
Tomtom Gardens yenilenen binalar :
Taksi durağından yukarı tırmanmaya başlıyorum , ilerde meşhur limonlu bahçe de var :
Bir yerde bahis İstanbul olur da kedileri unutulur mu :
ve günümü ara sokakların bana sunduğu bir sürprizle kapatıyorum. Aya Triada kilisesinde bir ayine katılarak :
Otobüsüme binip Avcılar Fakültesindeki dersime yetişmeye çalışırken trafiğine, kalabalığına rağmen ne kadar güzel bir şehirde yaşadığımızı ve 3 büyük imparatorluğa ev sahipliği yapmış bu şehrin bir parçası olduğum için ne kadar şanslı olduğumu düşünürken uyuyakalmışım. Ve nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde tam evimin durağına 1-2 durak kala uyandım. Her zamanki gibi ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder