Sınavlardı, sunumlardı derken kendimi bir romanla ödüllendirmek istedim. Roman okumak istedim, çünkü sınavlarım ha başladı ha başlayacakken beni yormayacak, hazır kurgulanmış, büyük bir titizlikle yan yana örülmüş cümleleri sadece keyifle tüketmek istedim. Fakat öyle yeni nesil saçma sapan güllü dikenli buram buram ucuz aşklı ve özellikle popüler akımın birer aksesuarı haline gelmiş kitapları elimde taşımayı sevmediğim için en iyilerden olsun dedim ve yeniden Peyami Safa'ya başvurdum. Üstelik Fatih-Harbiye okuyucularına "master piece" bir deneyim sunuyor, çünkü roman Safa'nın ustalık eseri olmasıyla biliniyor. Kitap artık yabancıladığımız eski kelimeler içeriyorsa da, paylaştığım basımın ( Ötüken Yayınları ) en arka sayfalarında yer alan "kelimeler" kısmı, bu dezavantajı kelime dağarcığınızı genişletme imkanıyla bir avantaja da dönüştürebilir.
Artık yabancıladığımız kelimeler demişken, zaten Peyami Safa bu romanında Tanzimattan 20. yy ortalarına uzanmakta olan batılılaşma furyasının hayatları nasıl etkilediğini güzel dizayn edilmiş bir döngü içerisinde kucaklamış.
Okuması kolay, akıcı, keyifli, ince ama kaliteli bu romanla haftanıza nostaljik bir tat katabilirsiniz ;)
Translate
MENÜ
Ana Sayfa | Bir Hikaye Bir kaç Ülke | Müzeler | Türkiye'den | Dünya'dan | Mekanlar | Etkinlikler | Filmler | Kitaplar
22 Aralık 2015 Salı
İyi Roman Meditasyondur : Fatih - Harbiye
Etiketler:
book,
en iyi roman,
kitap,
kitap eleştirisi,
kitap önerisi,
mutlaka okunması gereken kitaplar,
ne okusam
twitter : ekimagnifique
instagram : ekimmeselesi
facebook : Bir Küçük Ekim Meselesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Çok Okunanlar
-
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. Savaşlara, ölümlere, kirli siyasete ve götürdüklerinin yasını tutmak suretiyle ölümü yüceltmeye ayırdığı...
-
Hikayemi sevdiğinizi görüyorum. Merak ettiğinizi de biliyorum. Dediğim gibi oraya ara sıra geri dönücem ve yavaş yavaş hikayeyi tamam...
-
Beyoğlu, üç büyük imparatorluğa dair barındırdığı eserleri, kendine has mimarisi, keşfedilmeyi bekleyen minik mekanları ve eski esnafları il...
-
Herhalde yurtdışında bayılarak gezdiğim harika yılbaşı pazarlarının ülkemizde bulunmaması, yılbaşı turizminin eksikliğini en çok hissetti...
-
-Neee, Kars mı ? -Ne yapacaksın ki orda? -Nasıl gideceksin tek başına? -Soğuk değil mi? -Tehlikeli değil mi? Bomba momba olmasın.. -En ...
-
Safranbolu konumu itibariyle çoğu büyük kente haftasonu acil kaçış mesafesinde, sanki hepimizin biraz huzur bulması için orda hazır ve naz...
-
İstanbul'da en büyük dertlerimin birisi söylenmeyi hiç durdurmayan, lezzet fetişisti mızmız damağım. Söylenir dururum, dometesin kab...
-
Yoldaki tren arızası yüzünden 2 saat rötarlı geçen tren yolculuğum sonunda sona ermişti. Vagondaki diğer bir kompartımanda benimle seyahat e...
-
İstanbul'da genellikle bir koşturmaca, bir telaş içerisinde hareket ediyoruz. Ben de bunlardan biriyim. Fakat bugünü kendime ayırdım ve...
-
Aslında Kars'tan yeni dönmüştüm ancak 1 hafta içerisinde İstanbul beni boğmaya başlamıştı. "Discover Bug" bana çoktan siraye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder